Escarus

Enerjimizi Nasıl Yönetiyoruz?

Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi ve Sergisi’nin ilk gününün “Enerjimizi Nasıl Yönetiyoruz?” isimli ikinci paneli, Enerji Verimliliği ve Yönetim Derneği (EYODER) Başkanı Cihan Karamık’ın moderatörlüğünde gerçekleşti.

Paylaşım TarihiEkim 22, 2019

“Enerjimizi Nasıl Yönetiyoruz?” isimli panelde ESCARUS Genel Müdürü Dr. Kubilay Kavak, TOFAŞ Teknik Hizmetler Müdürü İsmail Önol, VERICERT, ISO5001 Denetçisi Fuad Almeman, ESCON Genel Müdürü Onur Ünlü ve İTÜ Enerji Enstitüsü Enerji Planlaması ve Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sermin Onaygil konuşması olarak yer aldı.

“Enerji verimliliği projelerine önce üst yönetim ikna olmalıdır”

Enerjimizi Nasıl Yönetiyoruz? sorusunun cevaplarını tartışmak için bir araya gelen Enerji Verimliliği Yönetimi Derneği (EYODER), bu konuyu farklı açılardan ele aldı. İlk konuşmacı olan Escarus Genel Müdürü Dr. Kubilay Kavak, bir fabrikada, tesiste veya şirkette enerji yönetim sistemi kurulması için öncelikle üst yönetimin tam anlamıyla ikna olması ve buna göre de ihtiyaç duyulan kaynakları seferber etmesi gerektiğini dile getirdiği konuşmasında, bütün yönetim sistemlerinde olduğu gibi ISO 50001’de de bu konunun işin ön şartı olduğunu söyledi. Dr. Kavak konuşmasının devamında şöyle dedi: “Üst yönetim meseleyi içselleştirdiğinde her şey su gibi akacak demektir. Buna mukabil Enerji Yönetim Sistemi yalnızca bir reklam aracı olarak değerlendirildiğinde ya da ISO 50001 popülerliği sebebiyle alınmak istenen bir belge konumuna indirgendiğinde, kalıcı, başarılı ve etkin bir sistemin kurgulanması zor olacaktır. O yüzden öncelikle üst yönetimin; en pahalı enerjinin ihtiyaç duyulduğu anda tedarik edilemeyen enerji olduğunu bilmesi gibi, en ucuz enerjinin de hiç üretilmemiş ve bu yüzden de tüketilmemiş, yani tasarrufla sağlanan enerji olduğunu bilmesi önem arz etmektedir.” Üst yönetimin taahhüdünü göstermesinin ön şartının yazılı bir enerji politikası olduğunu ifade eden Dr. Kavak, ayrıca bir de yönetim temsilcisi atanmasının önemine dikkat çekti. Üst yönetimin aktif biçimde süreci yönetmeye vaktinin olmaması sebebiyle bu işle ilgilenecek bir kişiyi yönlendirmesinin herkese mesaj vereceğini söyleyen Dr. Kavak, insan kaynaklarından satın alma birimlerine kadar her departmanın sürece dahil olması gerektiğini vurguladı. Takip eden aşamada bir enerji ekibinin oluşturulması ihtiyacına değinen Dr. Kavak şöyle dedi: “Enerji yönetim ekibinin değişik departmanların temsilcilerden oluşturulmasında büyük fayda vardır, çünkü bu tercih farklı departmanların koordinasyonu/sahiplenmesi yönünden önemlidir. Diğer yandan takımın kompozisyonu; firma büyüklüğüne, yapısına/kültürüne, ne kadar enerji-yoğun bir sektör olduğuna bağlı olarak değişebilir.”

“Üretim maliyetlerimizin yüzde 7’sini enerji oluşturuyor”

Enerji verimliliği alanında başarılı projelere imza atan TOFAŞ, Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi’nde ziyaretçilerle örnek projeleri paylaştı. Panelde konuşmacı olarak yer alan TOFAŞ Teknik Hizmetler Müdürü İsmail Önol, “TOFAŞ fabrikanın CEO’sundan işçisine kadar herkesin bu konuda sorumluluk alması ve içselleştirmesi gerekir. Bu kurumun getirdiği disiplin ve kültürle olabilecek bir şey. Tofaş otomobil fabrikası yılda 450 bin araç üretebilecek bir kapasiteye sahip. Geçen yıl araçta kullanılan direk malzeme hariç 250 milyon Euro civarında bir maliyet söz konusu. 250 milyon Euro’nun yaklaşık yüzde 7’si enerji maliyetidir. Bu eskiden yüzde 10 civarındaydı, yapılan iyileştirmelerle yüzde 7 oldu. Bunun parasal değeri yaklaşık 17 milyon Euro. Böyle bir maliyet karşısında enerji verimliliğine duyarsız kalamazsınız. Hem firmaya hem de ülkeye katkı sağlamak adına enerji bir kişiye havaleye edilecek kadar basit bir konu değil. Bu enerjiyi hangi hatlarda ne zaman tükettiğimizi, hangi saat aralıklarında ne kadar tükettiğimizi bilmek gerekiyor. Öncelikle enerji tüketim değerlerinin çok iyi bir şekilde bilinmesi gerekiyor. Global seviyede bilmek dahi başlangıçta yeterli. Enerji konusunda bilinçli personellerle çalışmak gerekir” dedi.

“Enerjinin yoğun kullandığı noktalara dikkat etmek gerekiyor”

ISO5001 Denetçisi Fuad Almeman, enerji verimliliğinin nasıl yönetilmesi gerektiği ve işin denetleme kısmında nelere dikkat edildiği konusunda bilgiler verdi. Almeman, “Enerji verimliliği sağlayabilmek için öncelik üretim sahasında enerjinin fazla tüketildiği noktalara dikkat etmek gerekiyor. Bu bazen bir proses bazen bir tesis bazen de bir donanım olabilir. Biz bu noktada hangi alana konsantre olacağımızı doğru belirlemeliyiz.” sözleriyle konuşmasına başladı. Almeman ayrıca Birleşmiş Milletlerin hazırladığı projede, bir kuruluşun enerji yönetimin hazırlanmasında görev aldığını hatırlatarak ziyaretçilere kapsamlı bilgiler verdi. Almeman, Birleşmiş Milletlerin hazırladığı raporla ilgili şu bilgileri paylaştı. “Birleşmiş Milletlerin hazırladığı rapora göre, toplam harcanan enerjinin yüzde 80’i hangi proseslerden kaynaklanıyorsa, önceliği ona vererek iyileştirmenin başlatılması gerekiyor. Bu şekilde ilerlediğiniz zaman enerji verimliliği ile ilgili süreçlerinizi etkili bir şekilde yönetebileceğinize inanıyorum. Denetlediğimiz projelerde bu madde önemli bir ışık tutuyor.” dedi.

“İşletmelerin özgün enerji tüketmesine dikkat edilmeli”

“Enerjimizi Nasıl Yönetmeliyiz?” başlıklı panelde konuşan İTÜ Enerji Enstitüsü Enerji Planlaması ve Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sermin Onaygil, sanayideki enerji verimliliği uygulamaları ile ilgili bilgiler paylaştı. Onaygil, “Sanayide enerjiyi üretim amacıyla kullanıyoruz. Bu sebeple sanayide kullanılan prosesler çok iyi bir şekilde bilinmeli ve işletmelerin özgün enerji tüketilmesine dikkat edilmelidir. Bunu yaparken üretim ve tüketim verilerinin yan yana getirilmesi, değişik parametrelerin değerlendirilmesi ve yakalanan değerlerin hedef olarak belirlenmesi oldukça önemlidir. Özellikle hedeflerinizi belirlerken doğru bir oran yakalarsanız hem imkanlarınızı kullanmış olursunuz hem de motivasyon kaybı yaşamazsınız.” dedi. Enerji verimliliği çalışmalarının sadece elektrik faturalarının düşürülmesi anlamına gelmediğini belirten Onaygil, bu çalışmaların bir kültür, bir iyileştirme hamlesi olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Onaygil kısa üreticilere; üretim ve tüketim verileriyle hedeflerini doğru belirlemelerini, hedeflerinin ulaşılabilir olması gerektiğini ve kolay noktalardan başlanması gerektiğini tavsiye etti.

“Dünya yatırım odaklı etüt çalışmalarıdır

Enerji Verimliliği konusunda sanayicilerle önemli bilgiler paylaşan Escon Genel Müdürü Onur Ünlü, ölçümlemenin bu süreçte ne kadar önemli olduğunu vurgulayarak konuşmasına başladı. Ünlü, “Enerji verimliliği etütleri kritik bir öneme sahip çünkü işletme körlüğü olmayan bir kişinin tüm tesisi inceleyebilmesi ve hassas noktaları tespit etmesi gerekiyor. Kısacası tesislerin incelenmesinde üçüncü bir göze ihtiyaç duyuluyor. Her gün gördüğünüz ama görmediğiniz noktaları yabancı bir kişi daha rahat tespit edebiliyor.” dedi. Ünlü ayrıca yatırım odaklı etüd çalışmalarının dünyanın gittiği bir trend olduğunu vurgulayarak yanlış fizibilitenin önüne geçecek etüdleri yapmanın mümkün olduğunu açıkladı. Enerji Performans Sözleşmelerine dikkat çeken ESCON Genel Müdürü Onur Ünlü, “Yatırımcının cebinden para çıkmadan enerji hizmet firması sizin adınıza kuruyor, gösteriyor. Enerji hizmet şirketlerinden yardım alarak kısa süre amorti edecek şekilde firmaya fayda sağlayabiliyorlar. Enerji Performans Kanunu’nun birçok faydası bulunuyor.” dedi.