Escarus

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Sürdürülebilirlik Faaliyetleri

Paylaşım TarihiTemmuz 17, 2021

Birleşmiş Milletler’in (BM) küresel kalkınma ağı mahiyetindeki BM Kalkınma Programı- (United Nations Development Programme-UNDP), tüm insanların daha iyi bir yaşam kurabilmesi amacıyla küresel ölçekte gerekli bilgi, tecrübe ve kaynakları bir araya getiren ve değişime odaklanan bir uluslararası kuruluştur. 1949 yılında kurulan BM Genişletilmiş Teknik Yardım Programı ile 1958’de kurulan BM Özel Fonu’nun birleşmesinden doğmuştur. BM Genel Kurul kararıyla 1965 yılında şu anki kurumsal kimliğine kavuşmuştur.

Şahin Yaman
Döngüsel Ekonomi, Sürdürülebilirlik ve Ticaret Politikası Danışmanı

Yaklaşık 170 ülke ve bölgenin karşı karşıya kaldığı kalkınma zorluklarını aşmak amacıyla kendi çözümlerini üretmelerine destek sağlayan UNDP, ülkelerin insani gelişme ve sürdürülebilir kalkınma çabaları için katkı sunmakta, bu amaç çerçevesinde ulusal ve yerel kapasiteleri geliştirmeye çalışmaktadır. Merkezi New York’ta olan UNDP’nin Cenevre, Brüksel, Kopenhag, Tokyo ve Washington D.C.’de irtibat büroları; ayrıca İstanbul, Bangkok, Kahire, Panama ve Fiji-Suva’da bölge ofisleri bulunmaktadır. UNDP’nin faaliyetleri dört ana odak alanı üzerinde yoğunlaşmıştır: 1)- Sürdürülebilir kalkınma 2)- Demokratik yönetişim ve barış inşası 3)-İklim ve afet direnci 4)- SDG Finans Sektörü Merkezi.

UNDP’nin Kapasite Geliştirme Misyonu

Uluslararası topluma hizmet eden UNDP, insani gelişmeyi hızlandırmak ve kapasite geliştirmek için BM üyesi devletler nezdinde faaliyet yürütmektedir. Somut olarak politika geliştirme ve teknik destek konusunda yardım sağlayan UNDP’nin uluslararası topluma ve üye devletlere yaptığı katkılar yedi temel ilke ekseninde şekillenmektedir: i) Ulusal sahiplenme ve liderlik, ii) Faaliyetleri ve kalkınma hedefleri arasında insanların yaşamları ve seçimlerinde gerçek manada bir iyileşme sağlayacak şekilde bağlantı kurmak ve fırsatlar sağlamak, iii) Ulusal (değişen) önceliklere yanıt vermede esnek çözümler üretmek, iv) Ulusal kapasitelerin, mekanizmaların ve sistemlerin geliştirilmesini ve kullanılmasını sağlamak, v) Ulusal uygulamaları güçlendirmek, vi) Etkinlik, hesap verebilirlik, sonuç odaklılık ve şeffaflık;, vii) Ulusal uygulamalarla uyumlu basitleştirilmiş prosedürler.

UNDP’nin Genel Hedefleri

UNDP’nin temel görevi insani gelişme/kalkınmadır. UNDP, insani gelişim alanında ilerlemeyi ulusal süreçler üzerinden hızlandırmayı, yoksulluğu yerel düzeyde sistematik olarak ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Bu çerçevede, adil ve sürdürülebilir ekonomik büyüme ve kapasite geliştirme yoluyla kalkınmanın sağlanması UNDP’nin temel hedefidir. BM Binyıl Bildirisi ve bu kapsamdaki Binyıl Kalkınma Hedefleri (BKH), daha sonraları geliştirilen Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA); UNDP’nin çalışmalarına meşruiyet ile gerekli değer ve yol gösterici ilkeleri sağlamaktadır.

İnsanları yoksulluktan kurtarmada, ölümleri ortadan kaldırmada, çocukların okula gitmesinde, doğumlarda anne ölümlerini azaltmada, kadınlara daha fazla imkân ve fırsatlar sağlamada yol gösterici bir rol oynayan BKH, UNDP için uzun süre bir çerçeve politika metni olmuştur. Eylül 2015’te gerçekleştirilen BM Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi’nde dünya liderlerinin üzerinde uzlaştıkları Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündemi (2030 Agenda for Sustainable Development), 193 ülkenin imzasıyla kabul edilmiştir. Her boyutuyla yoksulluğun ortadan kaldırılmasını sürdürülebilir kalkınmanın ayrılmaz bir parçası kabul eden, iklim değişikliğiyle mücadele çabalarını ekonomik ve sosyal kalkınma konularıyla aynı düzlemde buluşturan 2030 Gündemi, 2000 yılında hayata geçen BKH’nin devamı niteliğinde ve bu hedefleri daha da ileri taşıyan bir gündem olarak hazırlanmıştır. Sayısı 17 olan SKA’lar, 2030 yılına kadar UNDP politikası ve finansmanına rehberlik edecek bir politika çerçevesi sunmaktadır.

2030 Gündemi’ne göre hâlâ kadınların ve kızların güçlendirilmesi; sürdürülebilir kalkınmanın ilerletilmesi; çatışmalar, doğal afetler veya gıda ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar gibi birçok krizin yıkıcı etkilerine karşı en savunmasız durumda olanların korunması için kat edilmesi gereken çok yol bulunmaktadır. Ayrıca, iktisadi kalkınmayı destekleyecek, insani ve sürdürülebilir ve yaşam ekosistemlerin korunması ve geliştirilmesi için daha ciddi ve kararlı adımlar atılması gerekmektedir.

UNDP’nin Sürdürülebilirlik Faaliyetleri, Spesifik Projeleri Nelerdir?

UNDP’nin Doğa, İklim ve Enerji uygulaması, 137 ülkede 86 milyon kişiye doğrudan fayda sağlayan bir portföyü kapsamaktadır. UNDP’nin hükümetlere verdiği destek, kapsayıcı, dayanıklı ve yeşil bir büyüme sağlamak için aşağıdaki alanlara odaklanmaktadır:

  • Sürdürülebilir enerji ve iklime erişimi hızlandırmak için yetkinlik oluşturmak,
  • Doğanın korunmasına yönelik pozitif politika geliştirmek ve gerekli finansmanı temin etmek,
  • Ölçeklendirme,
  • SKA’lar ve Paris Anlaşması ile uyumlu yatırımlar (kamu ve özel) için katalizör vazifesi ifa etmek,
  • Ülkelerin acil, orta ve uzun vadeli ekonomik gelişme ve sosyo-ekonomik kalkınma önceliklerine yanıt veren müşteri odaklı çözümler sunmak,
  • Ülke düzeyinde kalıcı etki sağlayacak aşağıdan yukarıya tıkanıklıkların kilidini açmak için sahada varlık göstermek ve ağlarından yararlandırmak.

Sayılan odak alanları çerçevesinde UNDP tarafından çeşitli konu başlıklarında projeler ve programlar yürütülmektedir. Aşağıda bazı programlara ve temalar bazında yürütülen çalışmalara dair örnekler sunulmaktadır.

Nairobi Esnek Ekosistemler ve Çölleşmeye Dair Küresel Politika Merkezi

İklim değişikliği ve çevresel bozulmanın etkileri milyarlarca insanın sağlığını, üretkenliği ve yaşamını etkilediğinden, arazilerde bozulma, erozyon, çölleşme ve kuraklık sürdürülebilir kalkınmanın önündeki önemli ve büyüyen engellerdendir. Bu kapsamda Nairobi’deki UNDP Küresel Politika Merkezi (GC-RED); ülkelere arazi, biyolojik çeşitlilik ve iklim önceliklerine yönelik politika oluşturma ve kamu yatırımlarının entegrasyonu için teknik uzmanlık ve kapasite geliştirme hizmetleri sağlamaktadır.

Montreal Protokolü, Kimyasallar ve Atık Yönetimi

İnsan sağlığı ve çevre üzerindeki küresel etkileri nedeniyle, son derece tehlikeli bazı kimyasallar uluslararası hukuk tarafından kontrol edilmektedir. Bu sözleşmelerin başarılı bir şekilde uygulanması ise sistematik müdahale ve uluslararası iş birliği gerektirmektedir. UNDP’nin kimyasallar ve atıklara yönelik portföyü; ulusal stratejileri ve sektör planlarını, kurumsal kapasiteleri, alternatif teknolojilerin onayına yönelik demo projelerini, kimyasalların yönetimini, hava kalitesini iyileştirmeye yönelik teknolojileri ve diğer birçok projeyi içermektedir.

Döngüsel ve Yeşil Ekonomi

Ülkelerin krizlere ve problemlere daha dirençli, kaynakları daha verimli kullanan ve daha az kirleten ekonomilere dönüşümü; doğal kaynakların israf derecesinde aşırı kullanıldığı ve sürdürülebilirliği olmayan ekonomik büyüme süreçlerinden uzaklaşmayı gerektirmektedir. Döngüsel ekonomi politikaları, sürdürülebilir tüketim ve üretime geçişi hızlandırmaya, bu süreci teşvike yardımcı olmaktadır. UNDP, döngüsel ve yeşil ekonomi yaklaşımlarının tasarımına ve uygulanmasına uzman desteği sunmaktadır. Bu kapsamda UNDP; hükümet, özel sektör, sivil toplum kurumları ile diğer tüm paydaşların bir araya gelerek işbirliklerini güçlendirmeleri için çaba sarf etmektedir.

İklim Değişikliğine Uyum/Adaptasyon

İklim değişikliğinin 2030 yılına kadar 100 milyon insanı daha yoksulluğa itebileceği değerlendirilmektedir. Ülkeler, su ve gıda güvenliği, aşırı iklim olayları, iktisadi varlıkları afetlerden koruma, doğal sermayenin korunması ve yenilenmesi konularını giderek daha fazla politika önceliği haline getirmektedirler. Onlarca ülkedeki çalışma portföyünden elde ettiği deneyim ve çıkardığı dersler ile UNDP, ülkelerin uyum önceliklerini hayata geçirmeleri için finansmana erişimlerini artırmak ve fonların çalışma ilke ve yöntemlerini ülkeler nezdinde daha anlaşılır kılmak için destekler sunmaktadır.

Ekosistemler ve Biyoçeşitlilik

UNDP; iklim ve biyolojik çeşitlilik krizleri, eşitsizlik, yoksulluk, güvensizlik ve göç gibi kalkınma probleminin üstesinden gelmede aşağıda ifade edilen doğal yaşama dayalı çözümleri temel almaktadır: (i) programlama desteği vermek, (ii) politika ve kapasite geliştirme danışmanlığı ve teknik destek yoluyla, sistemik değişim ve küresel biyoçeşitlilik hedeflerine ulaşmak için gerekli eylemleri hızlandırmak, biyoçeşitliliğin korunması için hükümet, iş dünyası ve kamu desteğini artırmak, (iii) söz konusu politikaların savunuculuğunu yapmak.

Yerel Faaliyetler (Küçük Hibeler Programıyla Toplulukları Güçlendirmek)

Dünyanın karşı karşıya olduğu çevresel krizlerin etkin bir şekilde çözümünü sağlayabilmek için, yaşamlarını doğal kaynaklara bağımlı olarak sürdüren yerel toplulukların çözüm geliştirme sürecine doğrudan katılımlarının temini ile teşvik edilmeleri önem arz etmektedir. UNDP, merkezileştirilmemiş/lokal küçük bir hibe finansman mekanizması aracılığıyla sivil toplum temelli kuruluşlar tarafından yönetilen, toplum temelli girişimleri desteklemektedir.

Enerji

Küresel CO2 salımında en büyük pay enerji sektörüne aittir ve miktarsal açıdan enerji kaynaklı salımlar artmaya devam etmektedir. Diğer yandan, hâlâ yüz milyonlarca insan enerji yoksulluğu içindedir ve elektrik erişiminden mahrumdur. Enerji sektörünün dönüşümü, Paris Anlaşması kapsamında hem SKA’lara hem de NDC’lere (nationally determined contribution-ulusal olarak belirlenmiş katkı) ulaşmak açısından kritik öneme sahiptir. UNDP, enerji dönüşümü kapsamında 100’den fazla ülkede projeleriyle destek sağlayan en büyük BM uygulayıcı kuruluşudur.

İklim ve Ormanlar

Ormanlar 1 milyardan fazla insanın geçimini sağlarken dünya biyolojik çeşitliliğinde en büyük paya sahiptir. UNDP ormanlar konusunda paydaş katılımı, sosyal ve çevresel önlemler, yönetişim, kurumsal koordinasyon, stratejik planlama, ormansızlaşmanın sebeplerine yönelik politika ve tedbirler geliştirilmesi ve uygulanması, yenilikçi finansmana erişim konularında uzmanlık hizmetleri sunmaktadır. UNDP ayrıca REDD+ sürecinin karmaşık unsurlarını ele almak için gerekli işbirliklerini kolaylaştırmaktadır. RED+ Ormansızlaşma ve ormanların bozulmasından kaynaklanan emisyonun azaltılması ve ormanların sürdürülebilir yönetimi, ormanların koruması ile orman karbon stoklarının geliştirilmesi, gelişmekte olan ülkelerde ilk olarak 2005 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) kapsamında müzakere edilmiştir. REDD+ programının temel hedefi gelişmekte olan ülkelerde orman yönetiminin geliştirilmesi yoluyla net sera gazı salımlarının azaltılmasıyla iklim değişikliğinin etkilerinin hafifletilmesidir.

Küresel Çevre Finansmanı (GEF, GCF, AF)

İklim değişikliklerinin yarattığı küresel krizler ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi çevresel sorunların sürdürülebilir kalkınma üzerinde derin etkileri bulunmaktadır. UNDP Küresel Çevre Finansmanı Birimi, sürdürülebilir kalkınma amacıyla kamu ve özel finansman imkanlarını harekete geçirmeye, küresel varlık fonlarıyla iklim ve çevresel finansal kaynakları güvence altına almaya odaklanmaktadır.

Gıda, Tarım ve Emtia Sistemleri

Mevcut üretim ve tüketim kalıpları ile insani gelişme süreçleri halihazırdaki gıda sistemlerini sürdürülemez bir yörüngeye çekerken, UNDP; ekonomik, çevresel, sosyal ve sağlıkla ilgili hedeflere ulaşmak için aynı anda çalışan çeşitlendirilmiş, esnek agro-ekolojik sistemlere dayalı yeni bir tarımsal üretim paradigmasını desteklemek için Gıda ve Tarımsal Emtia Sistemleri (FACS) üzerinde çalışmalar yapmaktadır.

İklim Değişikliği Politikaları ve Stratejileri (Ulusal Olarak Belirlenmiş Katkılar)

İklim değişikliği; sürdürülebilir kalkınma ve gelecek nesillerin dünyadaki bildiğimiz şekliyle yaşaması için en büyük tehdidi oluşturmaktadır. NDC’ler, her ülkenin sera gazı salımlarını azaltmak ve birçoğu için iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlamak için tanımlanan benzersiz eylemlerdir. UNDP, ulusal katkıları revize etmek, kapsamlı teknik ve mali yardım destekleri aracılığıyla ülke uygulamalarını desteklemek için ülkelerle birlikte çalışmaktadır.

İklime Yönelik Doğa Temelli Çözümler

Doğanın karbonunu tutmada, emisyonları önlemede, insanların iklim değişikliğine uyum sağlamasındaki muazzam önemine rağmen, doğa merkezli çözümler geleneksel ekonomik ve politik karar alma süreçlerinde yeterince dikkate alınmamakta veya göz ardı edilmektedir. İklim değişikliğinin azaltılması, mücadele sürecine esnek bir şekilde uyum sağlanması, problemlerin küresel ölçekte ve doğal yollarla çözümü için geliştirdiği portföy ekseninde faaliyet gösteren UNDP, sürdürülebilir ve yaşanabilir bir gelecek için kapsamlı bir dizi iklim çözüm uzmanlık hizmetleri sunmaktadır.

Küçük Adalar ve Gelişme Yolundaki Ülkeler

Küçük adalar ve gelişme yolundaki ülkeler (SIDS), iklim değişikliğinin etkilerine karşı dünyanın en savunmasız ülkeleri arasındadır. Geçim kaynaklarını ve ekonomilerini ayakta tutan doğal sermayenin çevresel etkilerle bozulması ve tükenmesi sebebiyle söz konusu ülkelerin ekonomik güvenlikleri ciddi tehlikelerle karşı karşıya kalmaktadır.

UNDP’nin SIDS’e verdiği destekler şunlardır: (i) İklim Eylemler/Çalışmaları, (ii) Mavi Ekonomi, (iii) Küçük Adalara Dair Öncelikler ve 2030 Gündemi.

Kentsel İklim

Şehirler ve kentsel nüfus, iklimle ilgili tehditlere karşı gittikçe artan ölçülerde kırılgan hale geldiğinden UNDP yoksulluğun her biçimini ortadan kaldırmaya yönelik 170’ten fazla ülke ve bölgeden oluşan küresel ağı, kırsal-kentsel ayrımı ve her düzeydeki paydaşları ile, kentsel iklim sorunlarına dair ciddi çözümler sağlamaktadır.

Okyanus Yönetimi

Okyanuslar; gıda güvenliği, ulaşım, enerji, turizm, kritik ekosistem hizmetlerinin sağlanması dahil, insani gelişmeye ve küresel piyasa ekonomisine yılda yaklaşık 3 trilyon dolar katkıda bulunmaktadır. Yönetişim ve piyasa başarısızlıkları nedeniyle insanlığın bu büyük değeri çok ciddi tehdit altındadır. UNDP, okyanusların sürdürülebilirliğine yönelik tehditleri ele almak, okyanus restorasyonu ve koruması için elverişli bir politika ortamının oluşturulmasını desteklemek için mevcut veya öngörülen bölgesel veya küresel çok taraflı anlaşmaların geliştirilmesine yardımcı olmaktadır.

Su Yönetimi

Sürdürülebilir kalkınma için su şarttır. Suyun daha adil, daha verimli ve doğal sistemlerin işleyişine uygun olarak kullanılması konusunda çok ciddi bir potansiyel bulunmaktadır. UNDP, su kaynaklarının korunmasını, adil ve verimli kullanılmasını teşvik için meseleyi “yönetim” perspektifinden ele almaktadır. Bu çerçevede UNDP, su ve kıyı kaynaklarının katılımcı yönetişimine dair kurumsal yapılanmayı ve kapasite geliştirilmesini desteklemekte, su kaynaklarıyla ilgili sorunların tümüne yönelik çözümler üretmeye çalışmaktadır.

Afet Riskinin Azaltılması

UNDP, afetler de dahil olmak üzere, karşı karşıya kaldıkları çok boyutlu riskleri azaltma konusunda üye ülkelere destek sağlamaktadır. UNDP, risk yönetimi, riske dair planlama, bütçeleme, erken uyarı, hazırlık ve kentsel dayanıklılık dahil olmak üzere, riski azaltmak için daha fazla hesap verebilirliği teşvik eden tutarlı politika, yasal ve kurumsal düzenlemelere de destek olmaktadır. 

Esnek Kurtarma

UNDP, ulusal hükümet ve toplulukların; afetler meydana gelmeden önce, geçim kaynakları, barınma ve yönetişim dahil olmak üzere hızlı bir şekilde iyileşme, afet sonrası daha iyi şekilde yeniden inşa etme yeteneklerini güçlendirerek risk azaltmayı desteklemektedir. UNDP hazırlıklı olma, Afet Sonrası İhtiyaç Değerlendirmeleri ve dayanıklı kurtarma planları başlıklarında da katkılar sunmaktadır.

Sonuç Yerine

Sunulan kısa özetten ve proje-program odaklarından anlaşılabileceği üzere UNDP, kalkınmayı sadece ekonomik değil sosyal ve insani boyutlarıyla ele alan, kimseyi geride bırakmamayı motto olarak benimseyen ve faaliyetlerini bu yönde şekillendiren bir BM kuruluşudur. Faaliyet gösterdiği ülke sayısının çokluğu, yaygın hizmet ağı ve çok geniş bir spektrumda geliştirdiği yetkinlik, UNDP’yi önemli bir uluslararası kuruluş haline getirmiştir. Misyonunun bir gereği olarak UNDP’nin sürdürülebilirlikle bağlantılı çalışmaları ise, bu kurumu sürdürülebilirlik ve SKA doğrultusunda öncelikli bir konuma taşımıştır.

Şahin Yaman

Şahin Yaman