Paylaşım TarihiEkim 1, 2018
Dünya, Paris Anlaşması’na ve düşük karbonlu bir geleceğe olan inancını tazeledi. 24. Taraflar Konferansı Polonya’nın Katowice şehrinde sona erdi. Tarihin en uzun süren iklim zirvelerinden birisi olan ve Pazar sabaha karşı saat 03:00 sularında sona eren etkinlikte Paris Anlaşması’nın uygulama kuralları üzerinde uzlaşılırken bazı önemli konular üzerinde müzakereler devam edecek.
2-14 Aralık 2018’de Polonya’nın Katowice şehrinde Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) kapsamında 24.sü gerçekleştirilen Taraflar Konferansı (COP24) iklim değişikliği ile küresel mücadelenin çerçevesini çizen Paris Anlaşması’nın nasıl uygulanacağına ilişkin kuralların önemli bölümünün onaylandığı ancak bazı önemli maddelere ilişkin kararların bir sonraki zirveye bırakıldığı toplantı olarak kayıtlara geçmiştir. 23 binden fazla delegenin iklim müzakereleri tarihindeki en uzun mesailerinden birisinin ardından Pazar günü sabaha karşı tamamladığı iklim zirvesindeki en değerli çıktı olan Katowice Paketi’ni ve düşük karbon ekonomisine geçiş bağlamında bunun beraberindeki gelişmeleri memnuniyetle karşılamaktayız.
Hatırlanacağı üzere COP24’ün temel amacı, 2016 yılında yürürlüğe giren Paris Anlaşması’nın pratikte nasıl uygulanacağına dair kurallar ve prosedürlerin son haline getirilmesi, karara bağlanarak devreye alınmasıydı. Zirve, bu amacın önemli ölçüde gerçekleştirildiği bir etkinlik olmuştur. Çok taraflı diplomasinin tüm zorluklarına rağmen Paris Anlaşması’nın uygulama kuralları ve prosedürlerinin büyük ölçüde şekillenmiş olması takdirle karşılanmalıdır. Ülkeler, Paris Anlaşması’nın ulusal katkılar ve azaltım (Madde 4), iklim finansmanı raporlama (Madde 9), şeffaflık (Madde 13), küresel stok bildirimi (Madde 14), kayıp ve zararlar gibi konularda genel hatları ile esneklik getiren kurallar üzerinde uzlaşırken piyasa mekanizmaları ve uluslararası emisyon ticareti (Madde 6) gibi anlaşmanın uygulanması açısından önemli bazı konulara ilişkin tartışmaların müzakeresi bir sonraki zirveye bırakılmıştır.
Katowice Paketi, temel olarak ülkelerin Ulusal Katkı Beyanlarında (NDC) azaltım, uyum, finansman, kapasite geliştirme, teknoloji transferi gibi birçok konuda hangi bilgileri paylaşmaları gerektiğine ilişkin yönlendirmeleri içermektedir. Bunun yanında, 2025 yılı sonrası için yılda 100 milyar ABD doları taban seviyesi olmak üzere yeni bir iklim finansmanı hedefi belirlenmesi karar bağlanmıştır. Şeffaflık maddesi bağlamında sunulması gereken bilgilere ilişkin rehberler bu paket dahilinde tanımlanmıştır. Zirvede, Talanoa adı verilen kolaylaştırıcı diyalog sürecinin çıktıları üzerinden geçilerek daha iddialı politika ve eylemler belirlenmesi üzerinde prensipte mutabık kalınmıştır.
COP24 esnasında zirve dışından gelen haberler de zirvedeki gelişmeler kadar kritiktir. Özellikle finans dünyası açısından bu haberlerden en önemlileri şöyle sayılabilir: Dünya Bankası 2021-2025 dönemi için 200 milyar ABD doları iklim finansmanı taahhüdü vermiştir. Çok Taraflı Kalkınma Bankaları aktivite ve hedeflerini Paris Anlaşması ile uyumlu hale getireceklerini beyan etmiştir. C40 Şehirler Koalisyonu, dünya genelindeki şehirlerde iklim hedefleri ile uyumlu çabalar sarf edilmesi için çalışmalarını yoğunlaştıracağını duyururken, 15 uluslararası kurum, operasyonlarını iklim hedefleri ile uyumlu hale getireceğini açıklamıştır. Tüm bu olumlu gelişmeler, Paris Anlaşması’nın dünya genelinde yarattığı etkilerin yayılmaya ve genişlemeye devam ettiğinin göstergesi sayılabilir.
İklim zirvesi boyunca süren istişarelerde Türkiye’nin uluslararası rejimdeki yerinin netleştirilmesi talebi nihayete erdirilememiş, ancak istişarelerin devam ettiği bilgisi paylaşılmıştır. Türkiye’nin ulusal şartlarının hakkaniyetli bir şekilde gözetildiği ve karşılıklı yarar sağlayabilecek bir çözüm bulunması temennilerimiz devam etmektedir. Bunun yanı sıra, Türkiye’nin konferansta bulunan delegasyon ve yan etkinlik alanı çok çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapmıştır. Bu etkinliklerden dikkat çekenlerden birisi de Escarus yöneticilerinden A. Ece Sevin moderatörlüğünde gerçekleştirilmiştir. Sürdürülebilirlik alanında lider bankalardan temsilcilerin katıldığı “Sürdürülebilir Kalkınma ve Finansal İnovasyon: Türk Bankacılık Sektöründeki Uygulamalar” oturumunda bankacılık sektörünün sürdürülebilir kalkınmayı destekleme yaklaşımı, kapsayıcı finansman, yeşil/sosyal tahviller ve bu kapsamda geliştirilen yenilikçi finans ürünleri tartışılmıştır.
Zirvenin ardından netleşen kurallarla birlikte Paris Anlaşması’nın uygulanabilir hale geliyor olması iklim değişikliği ile mücadele bağlamında oldukça olumlu; dünya genelinde emisyonların artmaya devam ediyor oluşu düşündürücü gelişmelerdir. Düşük karbonlu ve nihayetinde sıfır karbonlu bir dünyaya geçiş için tüm çabaların ve işbirliklerinin artarak devam etmesi gerekmektedir. Kurum olarak bu çabalara destek olmaya ve katma değer yaratmaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.